Tuesday, December 30, 2008

Son

Soğuktu...
Sıcak yataktan kalkıp, çantamı toparlarken titriyordum.

Karanlıktı...
Odadaki tek ışık monitörden gelen ışıktı. O garip ışığın altında toparlanıp da odadan -son kez- çıkarken, sadece 15 dakikalığına olmasına rağmen hayatımın en huzurlu uykusunu uyuduğumu düşünüyordum.

Titreyerek kendimi sokağa attığımda, gündüz normal gözüken caddenin ışıl ışıl olduğunu farkettim. Yılbaşı geliyordu, bu yüzden her zamankinden farklı bir hava vardı. Sabah kendime söz verdiğim üzere hemen köşedeki biletçiden yılbaşı çekilişi için bilet aldım. Metroya doğru yol alırken içimdeki hislerin mutluluk olduğuna inandırdım kendimi. Ama şimdi anlıyorum ki hissettiklerim mutluluk değildi. Huzur ve bir parça hüzün vardı içimde. Şimdi anlıyorum o hüznün kaynağının o gün içinde döktüğüm, farkedilmeyen gözyaşlarıyla aynı olduğunu.

Biliyordum. Aslında biliyordum bittiğini. Ama farkında değildim. Yaklaşık 4 ay önce bir akşam o evden bittiğini düşünerek çıkmıştım. Düşüncelerimde bittiğinin farkında olsam da kalbim bunu kabul etmemişti. Ama bu sefer farklıydı. Bittiğini önce farkedip kabullenen kalbim oldu bu sefer. Takip eden hafta boyunca yataktan çıkmayacak duruma gelmeme neden olan, düşünceyi kabullenememiş olmam ve bazı şeyleri sindirememiş olmamdı. Ama o an gelip de son noktayı koyduğumda o gün hissettiklerimin ne anlam ifade ettiğini ve gerçekten de bitirebilmiş olduğunu anladım. Herşeye rağmen o günü ve yaşadığım diğer özel günleri unutmayacağımı biliyorum, ama geçmişte kalan birer anı olarak kalacaklar aklımda ve kalbimde. Kısaca;
Bitti.

Elveda.

2 comments:

Monthius said...

Çok klasik olacak belki ama, her son yeni bir başlangıçtır aslında.

Bundan sonra herşey çok daha güzel olacak, ona inanabilirsin. Hem zaten biz yanındayız ya pis kedi, yalnız da değilsin işte ^_^

Glowel said...

Haklısın ^^
Herşeyin benim için de senin için de daha güzel olacağına inanmak istiyorum.